MUHABİR: SİBEL YEŞİL
Antalya Kent Konseyi tarafından düzenlenen 21. Yüzyılda Antalya Çalıştayı kapsamında "Afet Yönetimi ve Bilinci" başlıklı oturuma alanında uzman çok sayıda isim katıldı. Etkinliğin açılış konuşmasını yapan Antalya Kent Konseyi Başkanı Semanur Kurt, kentin afetlerle ilgili durumunu ele alarak “Afetler ile alakalı yeterince bilgimiz yok. Hepimiz güvenli kentlerde, güvenli evlerde yaşamak istiyoruz. Bu bağlamda, biz de afetlerde kentlilere düşen önlemleri ve yöneticilerin alması gereken tedbirler başta olmak üzere çok sayıda konuyu değerlendirmek için bu etkinliği düzenledik. Bu sayede afet bilincinin gelişmesi ve bütün yurttaşların neler yapması gerektiğini bilmesini istiyoruz” ifadelerine yer verdi.
YAĞMUR SUYU ÇALIŞMALARINDA İLK SIRAYI 5 MERKEZ İLÇE ALDI
ASAT Genel Müdürlüğü Etüt ve Plan Dairesi Başkanı Levent Hansu, müdürlüğün yürüttüğü çalışmalardan en önemlisinin yağmur suyu ve taşkın riskine yönelik çalışmalar olduğunu ifade ederek, “Burada 3 Master çalışmamızdan biri olan iklim değişikliğine değineceğim. İklim değişikliği karşısında neler yapabiliriz ve Antalya’yı neler bekliyor üzerinde çalıştık. Yağmur suyuyla ilgili bütün Antalya’yı içine alan bir çalışma gerçekleştiriyoruz. Önce 5 merkez ilçeyi ele alacağız, ihale sürecimiz neredeyse tamamlanmış durumda. Sonrasında ise bütün Antalya’yı içine alan bir yağmur suyu çalışmasını sıraya koyacağız” dedi.
“YAĞIŞ VE SEL HER GEÇEN GÜN SORUN OLARAK KARŞIMIZA ÇIKMAYA DEVAM EDİYOR”
Antalya’nın iklim değişikliklerinden en çok etkilenen illerden bir tanesi olduğuna değinen Başkan Hansu,”13 Şubat 2024 tarihinde Kepez bölgesinde 297.7 milimetreye düşen bir yağmur gerçeği var. Bu yağmurların düşüş yerleri özellikle kent merkezleri olduğu zaman yüzey suları risk ve afet oluşturuyor. Bu afeti de değerlendirdiğimizde 2024 yılında Türkiye için 1220 tane afet olarak kabul edilen risk parametresi olduğunu gördük. Bunun yüzde 35’i yağış ve sel olarak tanımlanıyor. Görüldüğü üzere ülkemizde yağış ve sel her geçen gün bir sorun olarak karşımıza çıkmaya devam ediyor” diye konuştu.
ANTALYA’DAKİ “2” DERECELİK SICAKLIK ARTIŞI VATANDAŞIN FATURASINA KADAR YANSIDI
İklimle ilgili oluşturdukları verisel tabanda kentin tamamına bakıldığı zaman 1929-2024 yılları arasında görülen iklim ortalama değerlerinde Antalya’da 2 derecelik bir sıcaklık artışının gerçekleştiğini belirten Başkan Levent Hansu, Bu, gerçekten çok önem verilmesi gereken, vatandaşların faturalarına dahi yansıyan bir durum. Yine verilere baktığımızda 1930-2024 yılları ortalamasında ne yazık ki yağışlarda ciddi bir azalma var. Bu azalmalar doğal olarak yeraltı sularını ve bölgedeki diğer su kaynaklarını olumsuz etkiliyor bazen de tam tersi gerçekleşiyor ve yağış bir anda düşünce afete neden oluyor. Bölgesel iklim değişikliklerinde meteorolojik verilerin nasıl değiştiğini incelediğimizde Antalya’nın kent merkezinde yıllık yüksek yağış miktarlarının düştüğünü, düşme miktarının anlık değerlerinin çok yüksek olduğunu bu yüksekliğe bağlı olarak da ne yazık ki felakete yol açan sonuçlar doğduğunu görüyoruz” açıklamalarına yer verdi.
ÇALIŞMALARIMIZ 2050 YILINA UZANACAK ŞEKİLDE REVİZE EDİLİYOR
Başkan Hansu, master planı çalışmasının gerekliliğine vurgu yaparak, “Antalya, her geçen gün göç alan bir kent ve göç aldıkça yüzeyde kapanmalar meydana geliyor. ASAT’ın kendi bünyesinde daha önce yapmış olduğu bir master planı var. Ama ne yazık ki zaman içerisinde imar planında yapılan değişiklikler ya da düzenlemelere bağlı olarak mevcuttaki yapıya entegre edilmemesinin yol açtığı sorunlarla birlikte bu planın geçerliliği kalmamış. Biz şu anki yağmur suyu çalışmalarımızı tamamen revize ediyoruz. Çünkü, eski çalışma için belirlenmiş olan projeksiyon yılı da doldu. Yeni çalışmalarımızı 2050 yılına uzanacak şekilde revize edeceğiz” diyerek bu kapsamda çok sayıda paydaş ile bir araya geldiklerini ve çalışmalar gerçekleştirdiklerini sözlerine ekledi.
MASTER PLANI’NDA KIRCAMİ ve ÇANKAYA ÖNCELİK OLDU
Çalışmalar kapsamında kentin19 ilçesini ölçeklendirdiklerini ve önceliğin 5 merkez ilçeye verildiğini ifade eden Başkan Levent Hansu, “İkinci sırayı Kumluca, Serik ve Manavgat’a verdik. Diğer ilçelerimiz ise yağmur suyu çalışmaları kapsamında üçüncü önceliğimiz oldu. Bu çalışmalara yaşanan afet durumuna göre yaklaştık. Geçmişte yaşanan afetlerin tekrarlanmamasına yönelik 5 merkez ilçemizde var olan 445 km hattımız ve kent genelindeki 700-800 kmlik hattımızın gerekli bakımı, onarımı, temizliği için hem Antalya Büyükşehir Belediyesi olarak hem de ilçe belediyeleri ile koordine şekilde çalışıyoruz. Yağmur suyu master çalışmalarımızda vatandaşları direkt etkileyecek şekilde mahallelerde çalışmalar gerçekleştireceğiz. Kent sokaklarına kaçlık boru döşeneceğine kadar belirlenecek bir çalışmadan bahsediyorum. Master çalışmamızın toplam süresi 2 yılı kapsayacak şekilde olup, meydana gelebilecek olası senaryolar ile acil durumları değerlendirip bölgede imara açılan ya da ciddi bir su sorun ile karşı karşıya kalınan durumlarda master planını beklemeden müdahale edeceğiz. Kırcami, Çankaya gibi yeni imara açılan, stratejik önemi olan yerlerde bu yapılaşmayı ve kentsel altyapıyı bir an önce yapmamız gerekiyor ve bunlarla ilgili çalışmalara başladığımızı belirtmek isterim” diyerek sözlerine son verdi.
