MUHABİR: SİBEL YEŞİL
Antalya Kent Konseyi’nin 200’ün üzerinde paydaşın işbirliği ile hazırladığı ve 19 Mart 2025 tarihinde açılışını gerçekleştirdiği 21. Yüzyılda Antalya Çalıştayının Afet Yönetimi ve Bilinci başlıklı oturumu 19 Mart 2025 tarihinde Antalya Kent Konseyi toplantı salonunda ele alındı.
Oturumda, son yıllarda maruz kalınan orman yangınları konusuna değinilerek, geçmiş dönemlerde meydana gelen büyük yangınların (2008 Serik-Taşağıl ve 2021 Manavgat yangınları gibi) Antalya’nın ekosistemi, ekonomisi ve sosyal yapısı üzerinde yarattığı etkiler konuşuldu. Orman yangınlarının büyük oranda insan kaynaklı olduğu ve iklim değişikliğiyle birlikte riskin arttığı ifade edilerek, yerel yönetimlerin, kamu kurumlarının ve sivil toplum kuruluşlarının daha etkin iş birliği içinde olması gerektiği vurgulandı.

“NEDEN YANDIĞIMIZI BİLMEMİZ GEREKİYOR”
Yangının kontrol edilebilmesi için neden yandığımızı bilmemiz gerektiğini vurgulayan Kavgacı, “Akdeniz Havzası'nda yazları kurak ve sıcak olduğu için insan etkisi olmasa da yangınlar çıkar. Dünyanın çeşitli ülkelerinde de yangınlar çıkıyor. Dünyanın ekonomik düzeyi en yüksek ülkelerinde de orman yangınları çıkar ve büyük alanlara zarar verir” diyerek, yangınların milyonlarca yıldır dünyadaki karasal ekosistemi düzenleyen bir doğa olayı olduğunun da unutulmaması gerektiğini sözlerine ekledi.
“300 YANGIN ÇIKTIYSA SADECE 30’U DOĞAL KAYNAKLI”
Prof. Dr. Ali Kavgacı, ülkemizde meydana gelen yangınların yalnızca yüzde 10’unun doğal yol olarak adlandırılan ‘yıldırım’ sebebiyle çıktığını belirterek, “Yani 300 yangın çıktıysa sadece 30’u doğal kaynaklı. Ancak bundan daha önemli olan nokta ise yangınların zarar verdiği alanda saklı. Doğal yollar ile çıkan yangınların zarar verdiği alanlar, bütün yangınlarda zarar gören alanların sadece yüzde 1’ini kapsıyor. Yani 300 hektarlık alan yanmışsa bir yılda, bunun 297 hektarını insan eliyle çıkan yangınlar kül etmiş” diye konuştu.
“TURİZM SEKTÖRÜ ELİNİ TAŞIN ALTINA KOYMALI”
Manavgat yangını birkaç gün daha sürseydi alevlerin denize kadar ulaşacağını öne süren Kavgacı, “Bu durumda kent merkezi ve turizm tesislerindeki zararı siz düşünün. Turizm biterdi ve yapılan belki de milyar dolarlık yatırım kül olurdu. Hal böyle iken, turizm sektörünün kesinlikle elini taşın altına koyması gerekiyor. Onların dahil olması hem kendilerini hem ormanların geleceğini kurtarabilir” diyerek sözlerine son verdi.




