Antalya

Mustafa Erdem’den hastane eleştirisi: “Ölümün pençesinde sıra bekliyorlar”

CHP Antalya Milletvekili Mustafa Erdem, Atatürk Devlet Hastanesi’nin fiilen kapatılmasının yol açtığı sorunları dile getirdi. Erdem, “Ölümün pençesinde olan hastalar yoğun bakım için sıra bekliyor. Yeni hastane yapılana kadar Atatürk Devlet Hastanesi kapatılmamalıdır” dedi.

HABER: SİBEL YEŞİL

CHP Antalya Milletvekili Mustafa Erdem, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda sağlık politikalarının işleyişini eleştirdi. Kentte uzun süredir hizmet veren Atatürk Devlet Hastanesi’nin fiilen kapatıldığını ve polikliniklerin boşaltıldığını söyleyen Erdem, Manavgat Devlet Hastanesi projesinin yıllardır tamamlanmadığını da hatırlatarak yeni hastane projesinin tamamlanmadan mevcut hastanenin kapatılmasının vatandaşları mağdur ettiğini belirtti.

“BU ÜLKENİN İNSANI BUNU HAK ETMİYOR”

Atatürk Devlet Hastanesi kapatılmasının yükünün Antalya Eğitim Araştırma Hastanesi’ne bindiğini söyleyen Erdem, kentte ciddi yoğun bakım yetersizliği bulunduğunu vurgulayarak “Ölümün pençesinde olan hastalar yoğun bakım için sıra bekliyor. Bu ülkenin insanı bunu hak etmiyor. Önlem alın” çağrısında bulundu.

“ORTADA BİTİRİLEBİLECEK BİR HASTANE YOK”

Antalya’ya kazandırılması planlanan Manavgat Devlet Hastanesi projesinin yıllardır tamamlanmadığını da hatırlatan Erdem, “2021 yılında söz verilen Yeni Manavgat Devlet Hastanesi projesinin başlangıç tarihi 2023 yılı Şubattı. Hastane 2025 yılı ocak’ ta da teslim edilecekti. Gecikme oldu ve 2025 yılı sonunda açılacak dendi. 2025 Sonundayız. Gelin birlikte gidelim, ortada bitirilebilecek bir hastane yok. Manavgatlılar soruyor Sayın bakan: Hastane ne zaman bitecek?” ifadelerine yer verdi.

DENETİME DAVET ETTİ

Akdeniz Üniversitesi Hastanesi’nde klimaların tasarruf gerekçesiyle kapatıldığı iddialarını da komisyon görüşmelerinde masaya yatıran Erdem, denetim yapılması gerektiğini, bu durumun sağlık açısından da risk barındırdığını aktardı. Öte yandan yetkililere seslenen Erdem, Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde görev yapan yemekhane çalışanlarının taşeron işçilerin kadroya alınması sürecinde kapsam dışı bırakıldığını söyleyerek “Seslerini duymanızı talep ediyorlar” dedi.