Çevre

Boğaçayı’nda yaz öncesi ekosistem alarmı

Antalya Büyükşehir Belediyesi öncülüğünde kurulan Boğaçayı Bilim Kurulu, yaz sezonu öncesinde Boğaçayı’nın güncel durumu, karşılaşılan sorunlar ve çözüm önerilerini değerlendirmek üzere toplandı. Doğal yapısına dönmeye başlayan Boğaçayı’nın ekosistemini korumak amacıyla alınacak yeni önlemler görüşüldü.

Yapılan saha incelemelerinin ardından gerçekleştirilen toplantıda, Boğaçayı’nda kıyı erozyonunun önlenmesi, taşkın riskinin azaltılması ve biyolojik çeşitliliğin korunması için bir dizi karar alındı. Yaz aylarında su debisinin düşmesiyle birlikte oluşabilecek sucul bitki yoğunluğu için temizlik çalışmaları, sucul ot biçme makineleriyle sürdürülecek. Ayrıca Boğaçayı’nın denizle bağlantı noktası geçici olarak kapatılarak su seviyesinin kontrol altında tutulması sağlanacak.

YENİ CANLI TÜRLERİ YAKINDAN TAKİP EDİLECEK

Bilim kurulunun aldığı kararlar doğrultusunda, Boğaçayı’nda ilgili kurum ve kuruluşların katkısı ve bilimsel araştırmalar ile kıyı erozyonu ve taşkın riskini önleyici çalışmalar hızlandırılacak. Boğaçayı’nın batimetri ölçümleri neticesinde değişen topoğrafik yapısına uygun sucul bitki temizlik çalışmaları sucul ot biçme makineleri ile sürdürülecek. Yaz aylarında su debisinin düşmesi ile birlikte temizlik çalışmalarının devamlılığının sağlanabilmesi ve sucul bitkilerin kontrolsüz büyümesinin önüne geçilebilmesi için Boğaçayı’nın denizle bağlantı noktası kapatılacak. Yaz sezonunda uygulanacak vektör ile mücadele sucul ekosistemin sürdürülebilirliği gözetilerek hassasiyetle devam ettirilecek. Boğaçayı’nda yaşanan biyoçeşitlilik korunmasına yönelik tedbirler arttırılacak. Doğal değişimler ile birlikte alanda yaşamaya başlayan yeni kuş türleri, balıklar ve diğer canlı türleri yakından incelenmesi konuları görüşüldü.

BİLİMİN IŞINDA İLERLİYORUZ

Boğaçayı bilim kurulunun çalışmaları ve Boğaçayı’nda yaşanan değişimlere ilişkin bilgilendirmede bulunan Büyükşehir Belediyesi Başkan Başdanışmanı Dr. Cem Oğuz

“Boğaçayı’nda oluşan sıkıntıları, oluşumları ve değişimleri yakından takip ediyor ve bilim kurulumuzla kısa, orta ve uzun vadeli çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Her geçen gün kurulumuza katılım artıyor. İnşaat, çevre ve harita mühendisleri, üniversitelerimizden akademisyenler ve ilgi meslek odalarımızın katkıları ile bilimsel yöntemlerin ışığında Boğaçayı havzası için bir araya geliyoruz. İlk yapıldığı yıl sıkıntıların görülmeye başladığı Boğaçayı’nda yaz sezonu sucul bitkileri temizleme mecburiyetindeyiz. Büyükşehir Belediyemiz gerekli tüm çalışmaları aralıksız sürdürmekte” dedi.

SÜREÇ TİTİZLİKLE TAKİP EDİLİYOR

Zaman içerisinde en derin yeri 2,5 metre olan taban derinliğinin alüvyon taşınımı neticesi ile bugün 80 santimetreye kadar düştüğünü ifade eden Oğuz, “Bilim Kurulumuzun görüşü yaşanan taşkınlar ve alüvyon birikimi ile bu havzanın zamanla dolacağı yönünde. 6 yılda yaşanan değişimler de bu görüşü doğruluyor. Bizim burada en önemli konumuz kıyı erozyonudur. Denizle buluşamayan kum ve çakıllar ne yazık ki Konyaaltı sahilimizde bir gerilemeye neden olmaktadır. Bu sorunun çözümü de maalesef biraz zaman alacak. Doğal yolla sahilimizi besleyen kum ve çakıllar denizle yeniden buluşmaya başlayacak. Kurulumuz olarak Boğaçayı’ndaki değişim süreçlerini titizlikle yakından takip etmeye devam edeceğiz” diye konuştu.

YOSUN OLUŞUMU AZALIYOR

Bilim Kurulu toplantısına ilişkin değerlendirmede bulunan Akdeniz Üniversitesi Çevre Sorunları Araştırma Uygulama Merkezi Şube Müdürü Doç. Dr. Ethem Karadirek ise Boğaçayı ekosisteminin kendisine gelebilmesi için belirli bir süre gerektiğine dikkat çekerek şunları söyledi: “Boğaçayı projesi yapıldıktan sonra ortaya çıkan lagünlerde sediman birikimi var. Bu nedenle Boğaçayı’nda bir kesit daralması var. Taşkın debisi geldiğinde buradaki kesit alanı bunu taşımak için yeterli mi değil mi bununla ilgili çalışmaları arttıracağız. Oluşan sazlıklar buradaki ekosistemin bir parçası. Bu oluşumlar karbon azot ve fosforu tutması neticesiyle yosun miktarında zaman içerisinde azalma oluşmakta bu değişimleri yakından inceliyoruz. Halkımızın rahatsız olduğu karasinek ve sivrisinekle ilgili biyolojik mücadeleleri de görüştük. Alınan kararlarımızı uyguladığımız müddetçe halkımızın burada rahatsız olacağı bir durum yaşanmayacaktır.”

Basın Bülteni